cyMO8. Yavuz Bülent BakilerBenim de bir zamanlar sevdiğim vardı Beyaz dantel yakalı liseli bir kız. Bağlarda, bahçelerde, yaylalarda yeşeren Al karanfiller gibiydi aşkımız... Gülünce içimde rengârenk güzel, Güller açılırdı iri. Hani bilirsiniz ya yıldızsız siyah Geceler gibiydi gözleri. Bir mermer çeşmeden akan su gibi, Geçip gidiyordu günlerimiz. Biz bize yaşıyorduk kendi kaderimizi Bütün yaratıklardan habersiz. Ve yuvada bekleşen sabırsız, küçük Serçeler gibiydik ikimiz. Gözleri konuşurdu susunca, mahzun 'Seni seviyorum' derdi. Sevdadan, gurbetten, hasretten yana Sıcak türküler söylerdi... Üstelik bir ceylan gibi sebepsiz Ürkek halleri vardı. Ayrılık deyince oturup sessiz Çocuklar gibi ağlardı. Bilmiyorum şimdi kaç yıl, kaç mevsim İçli mektuplar yazdık. Bazen yan yana yürür, beraber otururduk Ama konuşamazdık. Ben görmedim şimdi öyle diyorlar Büyümüş artık liseli kız, gelin olmuş... Unuttum her şeyi diyormuş Ve her gece rüyâsını nur topu kadar güzel Sarışın çocukları süslüyormuş. Görsem çocuklarını şimdi diyorum Bakamam yüzlerine çaresiz Bana bakar çocuklar sessiz. Çocukları gözlerinden tanırım Biliyorum, hiç birşey bilmezler ama Bakamam, utanırım Yavuz Bülent BakilerBen Numanlar Köyü'nden Emine Bacı Yaşım belki doksanbir, belki seksensekiz. Ellerim ayaklarım buğdaylar kadar temiz Yaz gelince dibeklerde çaresiz Dövülen benim benim, benim! Benim şimdi harmanlarda savrulan Kara topraklarda buğu, yetim ocaklarda duman Seferberlik yıllarından beri dul kalan Gelinim, gelinim, gelinim!... Ben Numanlar Köyü'nden Emine Bacı Ürüzgarın erittiği karlara benziyorum. Gayrı söner odamda geceleri yanan mum Yüreğime bir ses verin diyorum İnim inim, inim inim!... Ben Numanlar Köyü'nden Emine Bacı! Tadım tuzum yok gayrı, ağzımda dilim acı Varıp hangi doktordan alsam ilacı Ben kim, doktor kim, ben kim?... Beni böyle ilmek ilmek dokuyup saran ağrı Biliyorum gayrı, bölüme çağrı Kuru dallar gibi Allah'a doğru Uzar beş vakit ellerim, ellerim, ellerim! Ben Numanlar Köyü'nden Emine Bacı Üzerime dağlar gibi çile gelir de Ya sabır çekerim evvel emirde Bir kuru canım var çok şükür bir de Bir yatak bir yorgan bir kilim. Bir yatak bir yorgan bir kilim... Yavuz Bülent Bakiler, yazar, şair, devlet adamı. 23 Nisan 1936 tarihinde Sivas’ta doğmuştur. Babası Cezmi Bey, annesi ise Hayriye Hanım’dır. Babası nüfus memurudur. Baba soyu Sünni Azerilere dayanmaktadır. Eğitim Hayatı İlköğrenimine Sivas’ta Ziya Gökalp İlkokulu’nda başlamıştır. Ortaokulu Sivas’ta bitirmiştir. Lise öğrenimini Sivas, Antep ve Malatya’da okumuştur. 1960 yılında Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun olmuştur. Çalışma Hayatı Askerliğini Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’nda yapmıştır. Askerlik dönüşü kısa bir süre Yeni İstanbul Gazetesi’nde meclis muhabiri olarak çalışmıştır. Ankara Radyosu’nda çeşitli programlar yapmış ve sunmuştur. 1968 yılında Sivas’a dönmüştür. Sivas Lisesi’nde Felsefe Grubu Öğretmenliği ve avukatlık yapmıştır. Adalet Partisi’nden üç dönem, Milliyetçi Demokrasi Partisi’nden ise bir dönem Sivas’tan Milletvekili seçimlerine girmiş ama hepsini az farkla yılında TRT’ye program yapımcısı olarak girmiştir. 1979 yılında Kültür Bakanlığı’na müsteşar yardımcısı olarak atanmıştır. 1980 sonrası Başbakanlık Müşaviri olarak çalışmıştır. 1993 yılında emekliye ayrılmıştır. Tercüman ve Türkiye Gazetesi’nde köşe yazıları yazmıştır. Edebi Kişiliği Eserlerinde, aşk, sevgi, özlem, acıma duygusu gibi bireysel konuların yanında, metafizik, siyasi ve tarihî konuları ele almıştır. Milli ve manevi değerleri ön planda tutmuştur. Eserlerinde, Anadolu önemli bir yer tutmaktadır. Anadolu insanının sorunlarını yapıcı bir üslupla dile getirmiştir. Eserlerinde, İstanbul Türkçesi’ni kullanmış, halkın anlayabileceği bir dil ve anlatım benimsemiştir. Eşi ve Çocukları 1964 yılında Ayşe Hanım ile evlenmiştir. Ayşe Hanım, bir dönem Kastamonu Milletvekilliği yapmış olan İsmail Hakkı Yılanoğlu’nun kızıdır. Nikâh şahitliğini Alparslan Türkeş yapmıştır. Aybala Tuğba, Emrah Melikşah adında iki çocuğu bulunmaktadır. Şiirleri Yalnızlık 1962Duvak 1971Seninle 1986Harman 2000Bir Gün Baksam Ki GelmişsinSen Sen Sen Gezi Eserleri Üsküp’ten Kosova’ya 1979Türkistan Türkistan 1986 İnceleme Eserleri Şiirimizde Ana 1976Sivas’a Şiir 1973Âşık Veysel 1986ElçibeyMehmet Akif’te Çağdaş Türkiye İdeali 1990Sözün Doğrusu 1-2 2002Sevgi MektuplarıGidenlerin ArdındanArif Nihat Asya İhtişamı Anı Eserleri UnutamadıklarımGönlümdekiler ve ÖtekilerHatırladıklarım Kaynakça Erişim 13. 03. 2021 Erişim 13. 03. 2021 Erişim 13. 03. 2021 Erişim 13. 03. 2021 Erişim 13. 03. 2021 Erişim 13. 03. 2021 Erişim 13. 03. 2021 Erişim 13. 03. 2021 Erişim 13. 03. 2021 Anadolu Şiiri "Ben Anadoluyum" - Yavuz Bülent Bakiler Anadolu - Yavuz Bülent Bakiler Görüntüleme Yahya Kemal Beyatlı 0 Yorum Ben Anadoluyum... Yıllar yılı susuz kaldım, yıllar yılı aç... Şükrederek, kalktığım sofralarımda Ya soğan ekmek olur, yahut bulamaç. Hastalarım ölüm yataklarında Ne doktor yüzü gördüm, ne ilaç. Zaman zaman nankör çıktı büyütüp okuttuğum, Gölge vermedi çok kere diktiğim ağaç... Devlet denince hep vergi geldi aklıma Jandarma deyince kırbaç... En gümrah ırmaklarım boşuna akıp gitti Üç beş adım ötesinde toprağım vardı kıraç. Gittim, yiğitçe döğüştüm gazâ meydanlarında Ne tak-ı zaferler istedim, ne taç... Savaşta çiğnetmedim hilâli düşmanlara Barışta düştü üstüme gölge gölge haç... Yolsuz, okulsuz köylerim, kasabalarım hâlâ Alın terine muhtaç... Ben Anadoluyum, acılı, mahzun; Bende bitmez tükenmez dert kulaç kulaç... Facebook'ta Paylaş Twitter'da Paylaş Vuslat Şiiri Sözleri - Yahya Kemal Beyatlı >> << Süleymaniye'de Bayram Sabahı Şiiri Sözleri - Yahya Kemal Beyatlı Yorum Yaz

yavuz bülent bakiler aşk şiirleri