rNxy. Geçim, evlad, mal ve akrabaya; karnın büyümesi rızık genişliğine, çocukların artmasına, dünyalığın bollaşmasına, akraba çevresinin genişlemesine; karnın küçülmesi, bu sayılanlarda azalma meydana gelmesine, Karnın aşırı bir şekilde büyümesi sıkıntı ve mussibete, karnın yarılarak nemizlenmesi ilahi rahmete, dünya ve ahiret işlerinin güzelleşmesine, Karnın üzerinde ot bitmesi vefat etmeye, Karın ağrısı eş ve çocuklarının sevgisine, karın sancısı geçim sıkıntısına, karında yel ve gurultu olması haram yemekye, faizle iştigal etmeye delalet içi ve karnin disi, mal, çocuk, rizk, akraba ile yorumlanir. Karnin içini ve disini görmek maldir. Rüyasinda karninin büyüdügünü veya güzellestigini görmek malinin artmasina. Ibn-i Sirin'e göre evlatlarinin çogalmasina; Kirmani'ye göre de akrabasinin fazlaligina isarettir. Karninin yarilip yikanilarak, içindeki seylerin temizlendigini ve tekrar eski haline getirildigini görmek Cenab-i Hakk'in cc rizasi ile dogru yola girdigine ve dünya ve ahirette her isinin seytan serrinden emin olacagina delalet eder. Karnindan yarilip bir erkek veya kiz çocuk çiktigini görmek hayirli evladi olacagina isarettir. Rüyada karninin sistigini görmek mal, bir rivayete göre mesakkat ve baska bir rivayete göre de musibet ve beladir. Karninin delinmis oldugunu gören, esi tarafindan süphe içindedir. Karninda yenilecek bir sey oldugunu görenin esi kendisine ihanet etmektedir. Karninin bos oldugunu görmek üç sekilde tabir edilir; ibadet, malda noksanlik çalinma, oruç. Kendi eliyle karnini yarip içine bir takim seyler doldurdugunu görmek, haram yemege hevesli olduguna, yardigi karnindan bir takim seyler çikardigini görmek, kederi ve sikintisinin azaldigina, birinin karnini yarip içini temizledigini görmek, o kimseye iyiligi dokunacagina, yardigi karnina pislik doldurdugunu görmek, haram yedigine delalet eder. Bir baska rivayete görede Rüyada karin görmek kisinin ehlini. malini ve sirrini ihtiva eden seylerle. bir yerde beraber yattigi kimselere ve kamindan çikanlara isarettir. Karin hapishane, kabir, kuyu. sihhat, hastalik, dost ve emanet mala isarel ettigi gibi, rüyayi görenin din ve ibadeti üzerine de isarettir. Bundan dolayi kamin yarildigini gören kimsenin mülkü varsa o mülkten menfaatinin kesilecegine isarettir. Eger mülkü yoksa ailesi için sakladigi malindan onlar güçlükle geçindirmeye çalismasi ile tabir edilir. Yahut sirri meydana çikar. ya da hanimini kaybeder. Hanimi hamile ise çocuk dogurur Kamindan ates çiktigini gören, yetim mali yemekten tövbe eder. Eger bu rüyayi gören kimse, haram olan kapilardan yemek yiyorduysa bunu terketmesine isarettir. Kaminda irin ve büyük çiban çiktigini gören kimsç yiyeceginden veya hanimlardan kendisi üzerine haram olan biir seye arzu ve isteginin olmasi ile tabir edilir. Karin, gizli ve asikare olan mal ve evlata da alamettir. Bundan dolayi bil kimse karninin bulundugu halden küçülmüs görse, karninin küçüldügü miktarca mal ve evlati azalir. Ayni sekilde büyüdügünü görse o nispetle d mali ve evlati çogalir
Rüyada karın kası görmek huzur ve sevgi dolu günler yaşayacağına, yeni çalışmalar yapılacağına, eline geçen iş fırsatlarını çok daha rahat bir şekilde değerlendireceğine, barış ve sevgi içinde olacağına, işlerin yeni kapılar açacağına, çok daha büyük bir başarı ve daha büyük bir saygınlık kazandıracağına, zorlukların baş göstereceğine, uzun yıllardan beri hayal ettiği herşeye yakın bir zaman içinde herhangi bir zorluk çekmeden kavuşacağına inanılır. Rüyada karın kası gördüyseniz Maddi konularda da şanslısınız. Rüyada karın kası görmek her geçen gün kendisini yetiştireceğine, gelişeceğine, hayata başka pencerelerden de bakmayı bileceğine, yerinde saymayacağına, sürdürdüğü gayretlerinin kendisine şifa olmayacağına işaret eder. Rüyada kaslari tıraş etmek başarısının ve mutluluğunun önüne geçen kişilerin, olguların ya da durumların da tehlike olmaktan çıkacağına, kaderinin yüzüne güleceğine, yuva kurmasına yardımcı olunacağına delalet etmektedir. Rüyada kasılarak yürümek ticaretin büyüyeceğine, şans ve kısmet kapılarının da önünde sonuna kadar açılacağına alamet eder. Rüyada kaslı erkek görmek işleri engelleyen kişiler yüzünden büyük zararlara uğranacağına, küskünlüklerin oluşacağına yorulur. Rüyada kaslı kadın görmek kendisini daha mutlu ve daha huzurlu hissedeceğine ve hayırlı bir beraberliğin önünü açacağına, çok büyük kazançlar elde ederek büyük bir zenginliğe kavuşacağına ve çok hayıtlı bir kısmet ile evleneceğine işaret eder. Rüyada kol kası görmek yaşanan büyük sıkıntı ve üzüntüleri ortadan kaldıracağına, olayların gidişatından ötürü çok üzüleceğine tabir olunur. Rüyada kasli yüzük görmek dertlerinin şifasını bulacağına, hayallerine ve isteklerine kavuşacağına, işlerini büyütmek için şans elde edeceğine alamet etmektedir. Rüyada kas cekmek aile bireyleri arasındaki kırgınlıkların yakın zaman içinde tatlıya bağlanacağına, gözünün hiç birşeyde kalmayacağına alamet etmektedir. Hayırlı Paylaş, Hayırlı Çıksın Bu web sitesi, size en iyi deneyimi sunabilmek için çerezler kullanır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikası
Rüyada karın görmek; geçim, evlat, mal ve akrabaya; karnın büyümesi, rızık genişliğine, çocukların artmasına, dünyalığın bollaşmasına, akraba çevresinin genişlemesine karnın küçülmesi, bu sayılanlarda azalma meydana gelmesine; karnın aşırı bir şekilde büyümesi, sıkıntı ve musibete; karnın yarılarak temizlenmesi, ilahi rahmete, dünya ve ahiret işlerinin güzelleşmesine karnın üzerinde ot bitmesi, vefat etmeye; karın ağrısı, eş ve çocuklarının sevgisine; karın sancısı, geçim sıkıntısına; karında yel ve gurultu olması, haram yemeye, faizle iştigal etmeye delalet görülen karnın içi ve karnın dışı, mal, çocuk, rızık, akraba ile yorumlanır. Karnın içini ve dişini görmek, maldır. Rüyada karnının büyüdüğünü veya güzelleştiğini görmek, malının artmasına Sirin’e göre, evlatlarının çoğalmasına; Kirmani’ye göre de akrabasının fazlalığına işarettir. Rüyada karnının yarılıp yıkanarak içindeki şeylerin temizlendiğini ve tekrar eski haline getirildiğini görmek, Cenab-ı Hakk’ın rızası ile doğru yola girdiğine ve dünya ve ahirette her işinin şeytan şerrinden emin olacağına delalet eder. Rüyada karnından yarılıp bir erkek veya kız çocuk çıktığını görmek, hayırlı evladı olacağına işarettir. Rüyada karnının şiştiğini görmek, mal; bir rivayete göre, meşakkat ve başka bir rivayete göre de musibet ve beladır. Rüyada karnının delinmiş olduğunu gören, eşi tarafından şüphe içindedir. Karnında yenilecek bir şey olduğunu görenin eşi kendisine ihanet etmektedir. Karnının boş olduğunu görmek, üç şekilde tabir edilir; ibadet, malda noksanlık çalınma, oruç. Rüyada kendi eliyle karnını yarıp içine birtakım şeyler doldurduğunu görmek, haram yemeye hevesli olduğuna; yardığı karnından birtakım şeyler çıkardığını görmek, kederi ve sıkıntısının azaldığına; birinin karnını yarıp içini temizlediğini görmek, o kimseye iyiliği dokunacağına; yardığı karnına pislik doldurduğunu görmek, haram yediğine delalet eder. Bir başka rivayete göre de Rüyada karın görmek; kişinin ehlini, malını ve sırrını ihtiva eden şeylerle, bir yerde beraber yattığı kimselere ve karnından çıkanlara işarettir. Karın; hapishane, kabir, kuyu, sıhhat, hastalık, dost ve emanet mala işaret ettiği gibi, rüyayı görenin din ve ibadeti üzerine de işarettir. Bundan dolayı, karnının yarıldığını gören kimsenin mülkü varsa, o mülkten menfaatinin kesileceğine işarettir. Eğer mülkü yoksa, ailesi için sakladığı malından onlar güçlükle geçindirmeye çalışması ile tabir edilir. Yahut sırrı meydana çıkar ya da hanımını kaybeder. Hanımı hamile ise çocuk doğurur. Rüyada karnından ateş çıktığını gören, yetim malı yemekten tövbe eder. Eğer bu rüyayı gören kimse, haram olan kapılardan yemek yiyorsa, bunu terk etmesine işarettir. Karnında irin ve büyük çıban çıktığını gören kimse yiyeceğinden veya hanımlardan kendisi üzerine haram olan bir şeye arzu ve isteğinin olması ile tabir edilir. Rüyada Karın Görmek Ne Demek?Gizli ve aşikâre olan mal ve evlada da alamettir. Bundan dolayı, bir kimse karnının bulunduğu halden küçülmüş görse, karnının küçüldüğü miktarca mal ve evladı azalır. Aynı şekilde büyüdüğünü görse, o nispetle malı ve evladı şu rüya tabiri ve yorumlara bakınız Karın Cırlaması, Karın HastalıklarıKarın
Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada karın kası görmek sevinç dolu haberler alacağına, sorunların hızlı ve kolay bir şekilde aşılacağına, çevresinde kendisini mutluluğa, sadece bu dünya için bir şeyler yapmakla kalmayacağına, çok daha iyi çalışmalar için kaynak bulunacağına, yönetici makamına oturacağına, bazı kişilere karşı sesini yükselteceğine ve el kaldıracağına, tabir olur. Ayrıca rüyada karın kası görmek işlerini yoluna sokmak için ortaya koyacakları çalışmadan çok büyük kazanç elde edeceğine, ömrü boyunca mutlu olacağına ve maddi sıkıntı çekmeyeceğine, vereceği tüm uğraşlara rağmen bu zararları bir türlü kapatamayacağına, çok hayırlı bir kısmetle karşılaşılacağına, edepli olmak ve adap bilmek konularında kişilere hocalık edeceğine, sürekli koşturmasına sabırla ve azimle çalışmasına rağmen çok fazla ileri gidemeyeceğine ve bu yüzden kendi kendisine çok büyük bir kızgınlık besleyeceğine ve sürekli kötü düşüncelere kapılacağına, yorumlanır. çektiği sıkıntı ve zahmet nedeni ile sağlığının bozulacağına tabir edilir. eline geçen fırsatları değerlendirerek çok güzel işler gerçekleştireceğine ve çok istediği bir hayalini gerçekleştirmek için bazı girişimlerde bulunacağına delalet eder. kudret sahibi olacağına ve tabiri caizse hiç kimsenin kendisiyle gerek meslekteki uzmanlığı gerekse maddi gücü bakımından boy ölçüşemeyeceğine alamet eder. hayatını dilediği hale getirmek için bu yönde hareket edeceğine yorulur. Dini olarak rüyada karın kası görmek tabiri Dini olarak rüyada karın kası görmek bu sebeple kendisine daha dikkat etmesi ve daha akıllıca adımlar atması gerektiğine aksi halde çok büyük başarılar ve kazançlar elde edemeyeceğine, barış için adım atacağına ve olumlu geri dönüş alıp, onlardan fayda göreceğine, tükenmez bir rızık elde edeceğine, çalışma hayatında bir takım zorluklar yaşamaya, zarar edilen bir işte gösterilecek büyük azim ve sabır sayesinde kara geçileceğine, kendisine daha uygun ve rahat edebileceği bir hayat kuracağına, sorunlarından ve sıkıntılarından kısa süre içinde kurtulacağına, delalet eder. Psikolojik olarak rüyada karın kası görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada karın kası görmek zorlukların ortadan kaldırılacağına ve sağlık sorunları ile uğraşılan bir dönemin sona ereceğine, insanlara ilim irfan aşılayacağına, sıkıntıların ve sorunların çok kısa zamanda sona ereceğine, çok sıkıntılı zamanları geride bırakacağına, çalışmaların yakın bir zaman içinde çok hayırlı sonuçlar vereceğine, aile içinde anlaşmazlıklar yaşayacağına, ancak yakın bir zamanda tanışacağı birisi ile arasında bazı şeyler olacağına, KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah sabredenlerle beraberdir.BAKARA- 153 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ
rüyada karın kası yaptığını görmek